søndag 24. mai 2020

Norveç'ten korona raporu - 24 Mayis

Tüm dinleyenlerin Şeker Bayramını / Ramazan Bayramını kutluyorum. Umarım herkes bu güzel bayram gününü, mümkün olduğunca sevdikleriyle beraber geçirebilmiştir. Umarim önemli günlerimizi birbirimize doya doya sarılarak geçireceğimiz günler yakındır! 

Dikkat ettim ki, haftalardır korona programlarımızı yaparken 1 Mayıs Emekçi Bayramı, Mayıs’ın ikinci Pazarında Anneler Günü, 17 Mayıs Norveç Anayasa ve Özgürlük Bayramı, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik Bayramı gibi pek çok önemli günü de kutladık. Bu da bana hayatın sadece problemler ve zorluklar değil, mutluluklar da barındırdığını bir kere daha hatırlattı!

Sayılar

Koronayla ilgili bilgi paylaşımımıza yine sayılara bir göz atarak başlayalım.

Halk Sağlığı Enstitüsü’nün net sayfalarındaki bilgiye göre, Norveç’te 22 Mayıs’a dek tespit edilen toplam vaka sayısı 8 309 (geçen hafta 8197 idi). Yeni vaka sayısı son iki haftadır, haftada 100 civarında. Ama unutmayalım ki test edilen toplam kişi sayısı, yaklaşık olarak sadece 230 000!

Hastanelerde şu ana dek toplam 867 kişi tedavi gördü, bunlardan 218’i yoğun bakımda olmak üzere. Su ana dek koronadan hayatını kaybedenlerin sayısı ise geçen haftadan bu yana 3 kişi artarak 235’e ulaştı.

Şu an itibariyle hastanede yatan toplam hasta sayısı 35. Bu sayı Mart sonu Nisan başındaysa en yüksek seviyeye, 300’lere ulaşmıştı. Su an hastanede bulunanların 7’si respiratöre bağlı olarak yoğun bakımda.

 Halk Sağlık Enstitüsü, “sürü bağışıklığı” kazanmamıza daha çok olduğunu söylüyor, çünkü tüm Norveç’te nüfusun sadece % 0,5 (yüzde yariminin) koronaya yakalandığını belirtiyor. Uzmanlar tüm Avrupa’yı ikinci bir korona dalgasının sarmasının muhtemel olduğu konusunda hemfikirler.

 Oslo’da da sayı düşmeye devam ediyor ancak Oslo, Norveç’te, nüfusuna oranla en çok vaka sayısının görüldüğü yer olmaya devam ediyor. Norveç’teki korona vakalarının üçte biri ise Oslo’da görülüyor. Ve Oslo’da da dağılım eşit değil. Vakaların çoğu Groruddal’indaki dört semtte görülüyor. [1] 20 Mayıs itibarıyla, Mayıs ayında Oslo’da korona vaka sayısı toplam 159 ve bunların 68’i Alna, Bjerke, Grorud veya Stovner semtlerinde görülmüş durumda. Semtlere göre dağılım şöyle:  

Alna: 29
Bjerke: 9
Frogner: 6
Gamle Oslo: 18
Grorud: 12
Grünerløkka: 12
Nordre Aker: 5
Nordstrand: 10
Sagene: 12
St. Hanshaugen: 2
Stovner: 18
Søndre Nordstrand: 5
Ullern: 7
Vestre Aker: 3
Østensjø: 11

Virüs kapmış birisinin ortalama olarak virüsü kaç kişiye bulaştırdığını gösteren R sayısı, 20 Nisan – 20 Mayıs arasındaki dönemde 0,64 (0,3-0,96). 1’in üzerine çıkarsa durum kontroldan çıkıyor. Oslo’da bu sayının 1’in üzerine çıkma riski hala var ve yüksek.

19 ve 20. haftalarda, yani 4 – 17 Mayıs arasında, 9 yaşın altında 3334 çocuk test edildi. Bunlardan 21’inde virüs tespit edildi. Bu da % 0,6 oranına karşılık geliyor. Geçtiğimiz hafta içindeyse toplam 20 211 kişi test edildi ve bunların da % 0,6 sında, yani çocuklarla ayni oranda korona tespit edildi. Halk Sağlık Enstitüsü, koronaya yakalananların % 93’ünün iyileştiğini belirtiyor.[2]

Bu arada hükümetin ve Sağlık Bakanlığı’nın kaç kişinin test edileceği konusundaki hedefinde bir düşme oldu. 24 Nisan’da bu hedef haftada 300 000 kişi yani nüfusun % 5’i iken, şimdi bu hedef 100 000’e, yani % 1,5’a inmiş durumda. Gerekçesi de, durumun oldukça sakin olduğu ve bu test oranının, ihtiyacı karşıladığı şeklinde. [3] Oslo’da ise “smittevernutstyr” yetersizliği sebebiyle haftada 35 000 yerine sadece 7 000 kişi test edilebiliyor. Oslo’nun Yerel Sağlık Bakanı Robert Steen durumu bu durumu bakanlığa iletti.

Okul ve gençler

Okullarda korona durumu genellikle iyi giderken, Drammen’deki Åskollen okulunda iki kardeşte korona ortaya çıkınca, gruplarındaki 26 öğrenci de karantinaya girdi.[4]

Okullarla ilgili kılavuz (”veileder”) yenilendi. Bazı kurallara biraz daha serbestlik getirildi. Örneğin, küçük sınıflarda, yani birinci-ikinci sınıflarda 20 öğrenciden çok olunabilmesi, gün boyunca grup başına birden fazla öğretmen olabilmesi gibi. Sağlık Müdürlüğü yardımcı başkanı Espen Nakstad, kuralların fazla katı uygulandığını, önemli olanın çocukların hastayken okula gitmemesi olduğunu söyledi.[5]  Oslo’nun Yerel Eğitim Bakanı Inga Marte Thorkildsen ise, öğrenciler arasında 1 m mesafe olması koşulu olduğu sürece normal eğitimden söz edilemeyeceğini belirtirken, Norveç Eğitim Bakanı Guri Melby, Çarşamba günü, okulların ekstra lokaller kiralayabileceğini, bu ve yardımcı öğretmen gibi daha bir çok okul masrafını da devletin karşılayabileceğini söyledi. Bu ani haber üzerine de, Oslo Yerel Eğitim Bakanı, buna sevindiklerini ancak okul eğitim yılının bitmesine sadece bir ay kaldığını, bir şey yapılacaksa bunun için bir an önce hükümetin bir an önce Oslo okulları ile iletişime geçmesi gerektiğini söyledi. Inga Marte Thorkildsen, aynı zamanda okullar için hazırlanan kılavuzun tekrar gözden geçirilip, kuralların yoruma gerek kalmayacak şekilde, daha açık seçik belirtilmesini istedi.

 Risk grubunda olup, okula gidemeyen çocuklar için, Norveçli bir şirketin geliştirdiği “AV1” adlı bir robot kullanılacak. Bu robot sayesinde çocuklar evde ya da hastanedeyken, okuldaki derslere katılabilecekler. Robot ses ve görüntüleri bir telefona “stream” ederek, çocuğun öğretmene soru sorabilmesini sağlıyor.

 Bu sene Oslo’da geleneksel anlamda “yaz okulları” yapılamayacağı için, Oslo Eğitim Müdürlüğü (“Utdanningsetaten”) gençler için yaz aylarına yönelik eğlenceli ve eğitici faaliyetler planlamaya devam ediyor.

 Öte yandan NRK’nun bir haberine göre [6] Oslo’daki her 10 işyerinden 9’u bu yaz, yardımcı çalışan (“vikar”) almayacaklarını belirtiyor. Oysa gençler için yaz işi çok önemli. Biz de, bu sebeple, Oslo Belediyesi olarak, yaz okulu ödeneğinden 25 milyon kronu, semtlere dağıtmaya karar verdik. Semtlerde yerel organizasyonlar, gençlik dernekleri vs. gençler için yaz aylarında yerel faaliyetler düzenleyebilsin diye: Bu faaliyetler, gençlere iş imkanı yaratmak olabilir, spor aranjmanları veya istenen başka faaliyetler olabilir. Ben de gençlerimize, belediyenin ve bydel’lerin yazın yapacakları bu faaliyetleri takip etmelerini, bunlara katılmalarını öneriyorum.

 Okul ve yuvaların açılmasının çocuklar ve gençler üzerindeki olumlu etkileri açıkça görülmekte. Bu sebeple, Inga Marte Thorkildsen, yeni bir korona dalgası halinde yuvalar ve ilkokulların kapatılmamasını istedi.

 Bu arada genel bir bilgi olarak, Oslo Belediyesi’nin 18-28 yaşları arasında, göçmen kökenli gençler için oluşturduğu «Grip sjansen» (Şansı yakala!) adlı programı da hatırlatalım. Bu program, su ya da bu nedenle yüksek eğitim ya da iş hayatına girememiş gençlere yönelik ve onları kendi geçimlerini sağlayabilecek duruma getirmeyi amaçlıyor! Bir de “Bestå” (Sınıfı geç!) adlı, su ya da bu nedenle lise eğitimini tamamlayamamış gençlere yönelik bir program olduğunu hatırlatalım.

Bir programımızda da Oslo Belediyesi’nin gençlerin kötü yola düşmesi için ile mücadele adına ne gibi programları olduğunu konuşalım.

Kadınlar ve aile

Tüm dünyada korona ve eve kapanış yüzünden aile içi şiddetin arttığı yolunda haberler gelirken, Norvec’te “kriz merkezlerine” ve polise bu konuda şikâyetlerde bir azalma görülüyor ve bu da biz politikacıları endişelendiriyordu. Oslo polisinin açıklamasına göre, bu eğilim yeniden artışa geçmiş durumda. Polis ayrıca, eskisinden farklı olarak, şimdi kadına ve çocuğa yönelik şiddetin eskisinden çok daha ciddi olduğunu belirtiyor. 12 Mart – 4 Mayıs arasındaki dönemde tam 3 000 çocuk ve genç, “Alarm telefonu”nu kullanmış durumda! [7]

Ekonomik sonuçlar

Permite edilmiş olanların maaşı, NAV’dan hala ellerine ulaşamadı. Bunun üzerine, doğal olarak sendikalar ve bizim de dahil olduğumuz muhalefetten eleştirel sesler yükseliyor. “İşverenlere yardımın hemen ulaşmasına rağmen, işsiz kalanlara yardımin ancak Haziran ortasında ulaşacak olmasına tepki gösteriyoruz!

 Bu arada hükümetin belediyelere yaptığı yardımı da belediyeler olarak az buluyoruz. Belediyelerin kendi hesaplamalarıyla, hükümetin hesaplamaları arasında 10 milyar kronluk fark var. [8] Bu da belediyelerin okul ve sağlık hizmetlerinde kısıntılar yapması lüzumunu doğuruyor. SV de, bu yüzden, Karen Andersen tarafından parlamentoda belediyelere 10 milyar kronluk, bu ekstra yardımın yapılmasını önerdi.

 Biz de Oslo’da korona yüzünden oluşan ekstra giderlerin 1,9 milyar kron civarında olduğunu düşünüyoruz. Geçtiğimiz Salı günü Oslo “hükümeti” (byrådet) 2020 revide edilmiş bütçe önerisini sundu. Ne yazık ki bütçede pek çok konuda kısıntı yapmak zorundayız. Var olan hizmetlerde kalite kaybına ya da başka şekilde sıkıntıya girmemek için, seçim vaatlerimizde kısıntı yapma yoluna gittik. Örneğin Oslo’nun kuzeyi ve batısındaki okullarda sadece 1. sınıflara parasız AKS imkanı sağlanıyor. Biz bunu önümüzdeki sene ikinci sınıflara da yaymak istiyorduk ama örneğin bu konuda bütçede kısıntı yapmak zorunda kaldık. Liselerde öğrencilere parasız yemek çıkarmayı planlıyorduk, bunu da kesmek zorunda kaldık. Ve durum o kadar belirsiz ki, örneğin sonbaharda yeniden bir bütçe revizyonu yapmamız gerekebilir.

 Perşembe günü Oslo Belediye Meclisi Maliye Komisyonu’nu bu konuyu ele alacak. Zaten Oslo Belediyesi’nde su sıralar en önemli konu, bütçe revizyonu. Partiler arasında bu konudaki görüşmeler devam ediyor. İsteyenlerin bu toplantıları, oslo.kommunetv.no adresinden eş zamanlı olarak izleyebileceğini belirtelim.

Bu arada doğal olarak bizler bu programda Oslo ve Norveç’le ilgileniyoruz, ancak bu krizin global ve özellikle yoksul ülkeler üzerindeki etkileri de unutmamamız lazım. Bu konuda, dinleyicilerimiz, Norad’da direktör olan, eski SV’li politikacı Bård Vegard’la Morgenbladet’de yapılan bir söyleşiyi okuyabilirler.[9]

 

Korona yemek alışkanlıklarımızı nasıl değiştirdi?

Aftenposten bu konuda ilginç istatistikler yayınladı. Aldığımız yiyecekleri, paketlerini eskiye göre %38 oranında daha çok yıkıyormuşuz.  % 37 oranında daha çok paketli yiyecek alıyoruz. % 31 oranında daha çok toplu alışveriş yapıyoruz. % 53 oranında daha az fiziksel olarak alışveriş yapıyoruz. % 75 oranında daha az dışarda yemek yiyoruz.

 % 36 oranında daha çok ekmek dahil hamur işi yiyoruz. Çocuklar % 36 oranında daha çok evde yemek hazırlamaya yardım ediyor. % 33 oranında daha çok yeni yemek tarifleri deniyoruz. % 24 oranında daha az yiyecek atıyoruz. % 19 oranında daha çok ailemizle masa başında vakit geçiriyoruz.

 % 69 oranında daha çok Norveç’in yiyecek üretimi konusunda kendine yeter olması gerektiğini düşünüyoruz. [10]

Diğer haberler

Marketlerde çalışanlar arasında virüsün bulaşma oranının oldukça düşük olduğu görülüyor. 19 Mayıs Aftenposten haberine göre, Meny, Kiwi, Joker gibi marketlerin dahil olduğu Norgesgruppen’da, 28 000 çalışan arasında sadece 36 çalışanda virüs vakası belirtilmiş. Bu da % 0,15 yani binde 15’e karşılık geliyor. Hatta su an için hastalık yüzünden izin alanların sayısının normale göre daha düşük olduğu belirtiliyor!

Oslo’da Sporveien, tramvay ve T-bane’lerde 10 yerden 7’sini iptal etmiş durumda. Bu sayının içinde ayakta durma kapasitesi de dahil. Koltuklar işaretleniyor ve aynı aileden olanlar bile yan yana oturamıyor. Yine, en kalabalık saatlerde, ne kadar toplu taşıma araçları kullanmazsak o kadar iyi!

 Bu arada Kültür Bakanı Abid Raja, Ulaştırma Bakanı Knut Arild Hareide, Oslo Yerel Eğitim Bakanı Inga Marte Thorkildsen og Oslo yerel Kültür Bakanı Rina Mariann Hansen, Norvec’in en büyük faaliyet kampanyasını başlattılar: 19 Mayıs – 30 Haziran arasında ise ve her yere bisikletle gitme kampanyası! Böylelikle toplu taşımacılık daha az kullanılarak, korona bulaştırma riski daha azalmış olacak.

Geçtiğimiz Çarşamba günü Nationaltheatret yeniden gösterilerine başladı. Belediye Başkanı Marianne Borgen’in da katıldığı gösteride, sadece 50 kişilik seyirci vardı. Onlar da aralarında oldukça geniş bir mesafeyle oturuyorlardı.

 Hapishanelerde mahkumların görüş izni kaldırılmış durumda. SV Stortinget’de bu konunun üzerine giderek, görüş izinlerinde serbestlik getirilmesini istiyor.

 Oslo’da restoran ve publarda belediyenin 6 – 21 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirdiği kontrollarda, 63 adet mesafeyi korumama, 21 adet gereken el temizliğini ya da hijyeni sağlamama ihlali tespit edildi. 1 işyerinin elinden de içki satma izni alındı. Ancak Oslo’nun Yerel Endüstri Bakanı, durumdan genel olarak memnun olduklarını söyleyerek, restoran branşına teşekkür etti.

 Yazın denizlerde, göllerde nasıl yüzüleceği üzerine şimdilik verilen öğütler arasında, korona virüsünün sudan yayılmasına ihtimal verilmediği, ancak yüzerken mesafeye dikkat edilmesi gerektiği söyleniyor. Frognerbad 1 Haziran’da profesyonel yüzücüler için, 15 Haziran’da da normal halk için açılıyor. Havuzlardaki klorun tüm virüsleri olduğu gibi, korona virüsünü de öldüreceği belirtiliyor. [11]

Yaz ve sıcak hafta önümüzdeki hafta Oslo’ya gelecek gibi görünüyor. Biz de sicak havalarda buluşmak uzere diyerek, bu haftaki konusmamizi sonlandiralim.




[1] Dagsavisen, 20.5.2020
[2] Aftenposten, 21.5.2020
[3] Aftenposten, 18.5.2020
[4] Aftenposten, 22.5.2020
[5] nrk.no, 21.5.2020
[6] nrk.no, 18.5.2020
[7] Dagsavisen, 19.5.2020
[8] Klassekampen, 23.5.2020, s. 10
[9] Morgenbladet, 22 Mayis 2020, s 2-3
[10] Aftenposten, 19.5.2020
[11] Aftenposten, 21 Mayis 2020, s. 4-5


Ingen kommentarer:

Legg inn en kommentar