Baharın ve yazın müjdecisi olan sıcak bir günün ardından, bu güzel Pazar
akşamında tüm dinleyenlere nice sağlıklı, mutlu, güzel bahar günleri diliyorum.
Korona krizi de elbet bir gün bitecek, yavaş yavaş da olsa normal
yaşantılarımıza döneceğiz. Eminim ki bu sancılı ve tehlikeli deneyim, hem teker
teker bireyler olarak bize çok şey katacak, örneğin hayatta bizim için en
önemli şeylerin neler olduğunu bir gözden geçirmiş olacağız, kısa hayatımızda
neye vakit harcayıp neye harcamayacağımız konusunda belki başka sonuçlara
ulaşacağız; hem de toplum ve devletler olarak hangi konulara öncelik
vereceğimiz değişmiş olacak. En azından böyle olmasını dileyerek, bu akşam
hangi konulara değineceğimizi söyleyelim.
Norvec’te ve Oslo’da korona ile ilgili bilgilerimizde bir güncelleştirme
yaptıktan sonra özellikle iki konuya değineceğimizi belirtelim: birincisi
yarından itibaren yuvaların açılmasıyla ilgili düşüncelerimiz, diğeri de
salgınla mücadelede etkin olacağı düşünülen cep telefonu uygulamasıyla ilgili düşüncelerimiz.
Norveç ve Oslo’da korona ile ilgili bilgilerimizde genel bir güncelleştirme
Gün itibariyle su ana dek Norvec’te tespit edilmiş toplam 7036 korona
vakası var. Tabi bu bilinen sayı. Bilinmeyenlerle birlikte bu sayının asında 45
bin civarında olduğu tahmin ediliyor. 151 kişi hastanede bakım görüyor. 163
kişi hayatını kaybetmiş durumda. İsveç ve Danimarka ile karşılaştıracak
olursak, Isvec’te tespit edilmiş toplam 13 822 korona vakası var. 1511 kişi
hayatını kaybetmiş durumda. Danimarka’da ise tespit edilmiş toplam 7242 korona
vakası var. 346 kişi hayatını kaybetmiş durumda. Dünyada ise toplam 2,2 milyon
kişi koronaya yakalanmış, 157 404 hayatını kaybetmiş durumda. Bu 2,2 milyonun
580 bini sağlığına kavuşmuş durumda ancak korona geçirmiş birinin, bağışıklık
kazanıp kazanmadığı hala bilinmiyor.
Norveç ve Oslo’da günde yeni vaka
sayısı ise düşmeye devam ediyor. Meşhur ”reproduksiyon” sayısı, yani bir
kişinin ortalama kaç kişiye hastalığı bulaştırdığını gösteren sayı, 15 Nisan
itibariyle 0,68. Bundan bir ay önce bu sayı 2,4 idi. Bu elbette çok sevindirici
bir gelişme, ancak bu korona virüsünün tehlikesinde bir azalma olduğu anlamına
gelmiyor. Virüs hala tehlikeli ve risk grubunda olanlar için ölümcül bir
tehlike oluşturmaya devam ediyor. Bu yüzden gerekli önlemleri almaya özenle
devam etmemiz gerekiyor. VG’nin internette bir korona testi olduğunu,
kendilerini hasta hissedenlerin, atmaları gereken adımlar konusunda bu testi
yapabileceğini de hatırlatalım.
Oslo’da koronaya, Norveç geneline
göre 3 kat daha fazla rastlanıyor. Iki hafta önce Oslo’da günde yeni vaka
sayısı 71 iken, bu sayı gün itibariyle 41’e düşmüş durumda. Oslo’da koronadan
hayatını kaybedenlerin sayısı ise 30.
Oslo’da yabancı kökenliler,
özellikle Somalililer arasında koronaya daha çok rastlanması ile ilgili olarak
(ki 300 kadar Somalilinin korona olduğu bildiriliyor), bunların servis
sektöründe, taksi ve otobüs şoförlüğü, hastabakıcılık. temizlikçilik gibi
işlerde hastalığa maruz kalarak çalıştıklarını hatırlamamız gerekiyor. Belediye
her dilde halkı bilgilendirme çalışmalarına devam ediyor.
Norvec’teki bu başarının nedeninin, bugün Aftenposten’da yazan Ketil Raknes
gibi ben de, Norvec’te devletin kendini tüm ağırlığıyla göstermesi olduğuna
inanıyorum. TV’da haberlerde sürekli son derece kompetent, işinin uzmanı,
doktoralı ve halka hitap etmesini bilen sağlık uzmanı devlet görevlilerini,
bürokratları görüyoruz. Bunun üzerine bir de Norvec’teki “tillit” yani “güven
kültürü”, yani hem vatandaşların birbirine hem de resmi makamlara güvenmesi
eklenince, bu krizin daha etkin bir biçimde yaşanabildiğini, yürütülebildiğini
görüyoruz. Yani aslında her ülkede, koronayla mücadelde su iki şey önemli gibi
görünüyor:
1. Devletin ne kadar güçlü olduğu
2. Vatandaşların devlete ve resmi
makamlara ne kadar güvendiği
Dolayısıyla Iskandinav ülkelerinin
çoğu, Almanya, Yeni Zelenda, Güney Kore, Singapur, Tayvan gibi ülkeler bu krizi
görece daha iyi bir şekilde geçiriyor gibi görünüyor.
ABD’de ise durum tam tersi gibi.
Sağlık otoriteleri, kifayetsiz politik iradeye rağmen krize bir yön vermeye
çalışıyor, P.J. O’Rourkes’in dediği gibi, “Cumhuriyetciler, hükümetlerin
işlemediğini söylerler, sonra da başa geçip bunu doğrularlar.”
Norveç ve Oslo’daki diğer güncel
haberlere şöyle bir değinecek olursak:
- Güzel havada dışarı çıkıyoruz.
Zaten bu da taBirbirimle aramızda 2 metre mesafe korumamız şartıyla, dışarı
çıkmamız tavsiye ediliyor. Ancak bunu yaparken mesafeye ek olarak özellikle iki
şeye dikkat etmemiz gerekiyor: birincisi doğayı kirletmememiz, çöplerimizi
toplamamız, ikincisi de ateş konusunda hassas olmamız. ormanlara çöp tenekesi.
- Berberler salonlarını 27 Nisan’da
açmaya hazırlanıyor. Alınan önlemler arasında çalışanlara salgın hastalıkla
mücadele konusunda kurs verilmesi, müşterilerin SMS’le çağrılacak olması,
aradaki mesafenin korunmasına dikkat edilmesi, çeşitli hijyen önlemleri...
sayılabilir.
- Hyttaforbud’u de kalkıyor. Yine de
hyttalara gitmesi gerekenlerin seyahat etmesi, bunun dışında hyttalarin
kullanılmaması tavsiye ediliyor.
- NRK, en popüler korona sözcükleri
arasında birinci, ikinci ve üçüncü sözcüğü seçmiş durumda: “yarismanin”
birincisi sözcük, “søringkarantene”, yani “Güneyli karantinasi”. Bunun nedeni
de, bildiğiniz gibi, 14 Mart’ta Tromsø şehrinin, Norvec’in güneyinden gelenler
karantina uygulaması. ☺
Ikinci sözcük, “korinasveis”, yani
“Korona kesimi sac”. Bu da berbere gidilemediği için uzayan saçlara istinaden
herhalde ☺
üçüncü sözcük de “hyttaskam”, yani
“Tatil evi utanci”. Bildiğiniz gibi Norveçliler hyttalarina, yani yaz-kış
gittikleri tatil evlerine çok duskunduler. Korona krizi dolayısıyla hyttalarina
gitmemeleri uyarısına karşın yine de hyttalarina gidenlerin, utanca kapılıp
tırıs tırıs evlerine dönmesini anlatıyor bu sözcük.
- Oslo’da lokanta ve barlar da,
Mayis’tan itibaren yavaş yavaş alkol servisine başlayacak gibi görünüyor.
- Sokakta maske takma konusunda Halk
Sağlık Enstitusu’nun (Folkehelseinstitutt) önerisinde bir değişme yok.
Norvec’te hala maske takmak zorunlu değil. Ancak market, toplu taşıma araçları
gibi yerlerde maske takmanın zararının olmadığı da ekleniyor.
- Devletin nakit sıkıntısı çeken
şirketler için “nakit yardimi” (kontantstøtte) yapaciginin duyurulmasından beri
3 000 şirket bunun için devlete başvurmuş durumda. Bu imkanı da dinleyenelere
hatırlatalım.
Anaokulu ve ilkokullar açılıyor
Izlanda ve Isvec’te anaokulları ve ilkokullar zaten hiç kapatılmadı.
Norvec’te 12 Mart’ta anaokulları ve ilkokullar kapatıldığında, bu, Halk Sağlık
Enstitusu’nun (Folkehelseinstitutt) değil, hükümetin kararıyla olmuştu. Şimdi
bu kararın yavaş yavaş gevşetilmesi söz konusu. Yarından itibaren bazı
anaokulları açılacak. Bir hafta sonra da diğer anaokulları ve ilkokullar (1.
sınıftan 4. sınıfa kadar) açılacak.
Şimdi bazı veliler ve çalışanlar
bunu erken buluyor. Böyle düşünenler tüm velilerin % 25’i oranında. Ben bunu
anlıyor ve velilerin bu seçimlerine saygı gösteriyorum.
Öte yandan tüm resmi merciler ve
sağlık uzmanları, çocukların anaokulu ve ilkokula gitmelerinin güvenli ve uygun
(“forsvarlig”) olduğunu söylüyorlar. Dükkanlarda korona bulaşma olasılığının,
yuvada bulaşma olasılığından daha çok olduğunu söylüyorlar.
Oslo’da 0-9 yaş grubunda şimdiye
kadar, toplam 79 000 çocuktan sadece 28 çocukta korona görülmüş durumda. Ama
belediye olarak biz de bu işi şansa bırakamayız elbette!
Öncelikle yarından itibaren ana
okullarının şimdiye kadar hiç görmediğimiz, alışık olmadığımız bir şekilde
açılacağını söyleyelim.
Devletin hazırladığı “milli kilavuz”
(veileder) doğrultusunda alınacak önlemler şunlar:
1. Çocuklar sabit gruplara
bölünecek. Başlarında hep aynı yetişkin olacak.
2. Evden yemek getirecekler.
3. Yuvada daha kısa süre kalacaklar
(hem personel azlığı hem de yuvanın ertesi gün için temizlenmesi için zaman
kalması açısından)
4. Alerjik sebep dışında burnu akan
çocuklar (ve tabi çalışanlar) yuvaya asla gelmeyecek.
5. Ilk etapta 2 hafta bÿle gidecek.
Sonra duruma bakacağız.
Oslo’da belediyenin işlettiği 312, özel olarak işletilen 421 ana okulu var.
Belediyenin işlettiği yuvalarda ek olarak su tür tedbirler de alınabilecek:
6. Çoğu yuvada ebeveynler yuvaya
giremeyecek. Çocuklarını yuvanın kapısından teslim edip, kapıdan alacaklar.
Gerekirse dışarda bekleyecekler.
7. Yığılmayı önlemek için çoğu
yuvada aileler çocuklarını kendilerine bildirilen zaman dilimi içinde getirip
götürebilecekler.
Özel yuvalar, devletin kılavuzuna
göre hareket etmek zorundalar; belediyenin ek olarak getirdiği tedbirleri
uygulayıp uygulamamak konusunda serbestler.
Risk grubunda olan çalışanlar ise gidemeyecekleri
için, yuvalarda eleman sıkıntısı var. Bunun için belediye canla başla
çalışıyor. örneğin Oslo Met ûniversitesi’ndeki Anaokulu Eğitmenliği bölümüyle
işbirliği halinde.
Oslo’da su ana kadar Oslo Üniversite
Hastanesinde sadece 23 00 kişi test edilmiş. Yuva ve okulların açılmasıyla
birlikte testlerin de artması gerekigini düşünüyorum. Risk grubundaki
çocukların ve çalışanların da elbette yuvaya gitmesi konusunda tedbirli
davranmak gerekir.
“Smittestopp” (Salgını durdur!) adlı cep telefonu uygulaması
Perşembe akşamı Halk Sağlığı Enstitüsü vep telefonları için yeni bir
uygulama, bir “app” yayımladı. Bu, Norveç yapımı bir app. Koronanin bulaşmasını
izlemek, izini sürmek üzere hazırlanmış. GPS ve bluetooth sinyalleri
kullanıyor. Bu app’i cep telefonuna indirmiş bir kişi korona olursa, yani bu
kayıtlara islenmise, telefonunda bu uygulama olan kişilere, bu kişiyle 15
dakikadan uzun bir süre yanyana olmuş kişilere SMS ile uyarı mesajı gidiyor.
Tabi mesajda bu kişiden anonim olarak sozediliyor.
Teknolojinin bunu destekleyebilmesi
için Apple ve Google 10 Nisan’da bir anlaşma yapmış. 9 metre çapında bir alanda
bluetooth aracılığıyla bilgi alisversinde bulunabilmek için.
Başbakan Erna Solberg bu uygulamayı
telefonlarımıza indirmemizi, bu şekilde koronayla mücadeleye katkıda
bulunmamızı istiyor.
Cuma akşamı itibariyle Norvec’te 1
milyon kişi bu uygulamayı telefonuna indirmiş bulunyor. Bu uygulamanın ise
yaraması için, nüfusun en az yarısının uygulamayı kullanması gerekiyor.
Bazı kişiler, bu tıp bir
uygulamanın, kişinin özel bilgilerini edinme kapsamına girdiği gerekçesiyle
eleştirel bakıyor.
Nitekim yurt dışındaki bazı
tecrübeler bunu doğrular nitelikte. Singapur’da benzer bir app, 20 Mart’ta
yayımlanmış. Su ana dek toplumun sadece altıda biri uygulamayı indirmiş.
Izlanda’da bu oran yüzde kırk.
Rusya’da, bu uygulama sahte bir
güven duygusuna yol açmış. Millet, etrafta koronali yok diye toplu taşıma
araçlarına üşüşmüş.
Cin’de insanlar yeşil (koronasiz),
sarı (koronali olabilir), kırmızı (koronali) diye siniflanmislar. Halk bu
bilgilere nasıl ulaşıldığını anlayamamış. Niye kednilerine birdenbire
“izolasyona girmen lazim” diye mesaj geldiğini filan da anlayamamislar.
Güney Kore’de bu uygulamayı indirmiş
olanlara saat saat, hatta dakika dakika bilgi geliyormuş cep telefonuna:
etraflarında koronali biri olup olmadığı, hangi otobüse ne zaman bindiği,
indiği, hatta maske takip takmamis olduğuna kadar.
Dolayısıyla pek çok kişi bu
bilgilerin kötüye kullanılmasından çekiniyor. Ancak diğer ülkelerdeki
tecrübeler bir yana, ben Norveç makamlarına güvenebileceğimizi, güvenmemiz
gerektiğini düşünüyorum. Ancak bu uygulamanın bir anlam teşkil edebilmesi için
çok daha fazla sayıda insanın bu uygulamayı kullanması gerektiğinin ve cok daha fazla sayida insanin test edilmesi gerektiginin de altını
çizmemiz lazım.
Hei,
SvarSlettJeg skriver for å informere deg om at vi tilbyr private lån til en rente på 2%. Vi kan låne deg til å gjøre forretninger, styre en gård eller hva du vil gjøre som prosjekt. Kontakt oss direkte på e-post: (sduplens@gmail.com)
Mine beste hilsener
Hei,
SvarSlettJeg skriver for å informere deg om at vi tilbyr private lån til en rente på 2%. Vi kan låne deg til å gjøre forretninger, styre en gård eller hva du vil gjøre som prosjekt. Kontakt oss direkte på e-post: (sduplens@gmail.com)
Mine beste hilsener
Hej og velkommen til Spotcap Global Loan Services, jeg hedder Claudia Klein, jeg er långiver og også lånekonsulent.
SvarSlettHar du et stort behov for økonomisk forstærkning? har du brug for et lån til forskellige formål? hvis dit svar er ja, vil jeg anbefale dig at kontakte min virksomhed via | spotcapglobalservices@gmail.com | eller meddel os på WhatsApp: +4915758108767 | og har et lån på din konto inden for 24 timer, fordi vi leverer fremragende lånetjenester over hele verden.
Vi tilbyder alle slags lånetjenester (Personligt lån, Erhvervslån og mange flere), vi tilbyder både langvarige og kortvarige lån, og du kan også låne op til 15 millioner. Mit firma vil hjælpe dig med at nå en række mål med en bred vifte af låneprodukter.
Vi ved, at det altid har været et enormt problem at få et legitimt lån For enkeltpersoner, der har økonomiske problemer og har behov for en løsning på det, finder mange mennesker det så svært at få egenkapitallån fra deres lokale banker eller andre finansielle institutioner på grund af stor rente sats, utilstrækkelig sikkerhed, forholdet mellem gæld og indkomst, lav kreditværdi eller andre årsager.
Ikke flere ventetider eller stressende bankbesøg. Vores service er tilgængelig 24/7 - du kan få et lån og gennemføre dine transaktioner, når som helst og hvor du end har brug for det.
Vi leverer 24 timers lån i verdensklasse. For forespørgsler / spørgsmål? - Send en e-mail til | spotcapglobalservices@gmail.com | eller meddel os på WhatsApp: +4915758108767 | & Modtag et svar på et øjeblik.
Din familie, venner og kolleger behøver ikke at vide, at du er penge på kontanter, bare skriv til os, så får du et lån.
Din økonomiske frihed er i dine hænder!