søndag 27. september 2020

Korona en çok dar gelirli insanları etkiliyor. Belediye ve hükümetlerin bunu telafi edecek politikalar gütmesi lazım!



Korona, tıpkı diğer bulaşıcı hastalıklar gibi, en çok dar gelirli insanları etkiliyor. En çok hastalanan, en çok işten cikarilan, gelirleri en çok azalan onlar. Belediyeler ve hükümet bunu telafi edecek politikalar güdüyor mu?

Norveç, Avrupa ve dünyada korona vakalarında büyük artış... Helsinki Üniversitesi Veteriner Enstitüsü’nde eğitilen köpekler, havaalanlarında koronalı yolcuları tespit etmeye başladı... Verona’da korona dönemindeki balkon aşkı Romeo ve Jülyet’i aratmıyor…

Koronayla ilgili bu ve bunun gibi güncel sorulara cevap getirmek üzere bu akşam, 27 Eylül, Norveç saatiyle saat 22, Türkiye saatiyle 23’de yine Radio inter fm 105.8 de beraberiz. Radyoyu internet üzerinden, http://interfm.no/nettradio/nettradio/ adresinden dinleyebilirsiniz. Programdan sonra konuşmanın metnini aşağıda bulabilirsiniz.

https://gulay-kutal.blogspot.com/2020/09/korona-en-cok-dar-gelirli-insanlar.html (En oppsummering på siste ukens hendelser knyttet til korona, helse- og økonomikrisen i Norge og i Oslo - på mitt morsmål, tyrkisk.)



Bu akşam sohbete, Avrupa ve dünyanın durumu ile başlayalım. Sonra Norveç’e ve Oslo’ya gelelim. Daha sonra da krizin değişik yansımalarından bahsedelim ve aşı cephesinde olan gelişmelerle sözü bitirelim.


Avrupa’nın şu anda ikinci dalganın içinde olduğu söyleniyor. Avrupa’nın neredeyse tüm ülkelerinde korona sayılarında artış var. En kötü durumda olan da İspanya’nın başşehri Madrid. Burada doktor yetersizligi oluşmuş durumda. Avrupa Birliği’nin sağlık komiseri, “Avrupa birliğindeki ülkelerin bazılarında durum, Marttaki durumu geçmiş durumda. Bu da çok endişe verici,“ diyor.


İspanya’da, tek bir günde, geçtiğimiz Cuma günü, tam 241 kişi hayatını kaybetmiş. Hastalığın gençlerden yaşlılara bulaştığı söyleniyor. Çok fazla sayıda corona vakası görülmüş olmasına rağmen, ispanya’da bile toplum hala virüse karşı dayanıksız. En çok %15 oranında bağışıklık kazanılmış durumda. 


İngiltere’de her hafta bir haftaki öncesinin iki katına çıkıyormuş vaka sayısı. Böyle devam ederse, Ekim ayının ortasında, günde 50.000 yeni vaka görülecekmiş İngiltere’de. 


Sadece Avrupa’da değil, Amerika Birleşik Devletleri‘nde de sayı artmaya devam ediyor. Amerika Birleşik Devletleri‘nde ölenlerin sayısı 200.000’e ulaştı. Bu da Amerika Birleşik Devletleri‘nin ikinci Dünya Savaşı’nda kaybettiği asker sayısının yarısı anlamına geliyor. Hindistan ise Amerika Birleşik Devletleri’ni de geçmiş durumda.


Rusya’da, İsrail’de ve dünyanın pek çok başka ülkesinde durum kötüye gidiyor ne yazık ki. Norveç’te ise hala böyle bir ikinci dalga yaşamayacağımız umut ediliyor ama llütfen coronanın ciddiyetini unutmayalım. Avrupa’daki komşumuz ülkelerde hala günde yüzlerce kişinin öldüğünü hatırlayalım. 


Bu çarşamba günü yayınlanan rapora göre, 38. haftada 711 yeni corona vakası çıktı Norveç’te. Bir önceki haftaya göre, 768’den düşüş olmuş oldu. Buna rağmen Oslo‘nun da içinde olduğu beş bölgede ise artış oldu. 20 kişi hastaneye yattı. Yoğun bakıma yatan hasta sayısı bir oldu.



Korona krizinin tam ortasında otobüs şöförleri grev yapıyor

Bu arada, Osloda ve Norveç’in diğer kentlerine de yayılmış olan otobüs şoförlerinin görevinden söz edelim. Greve binlerce şoför katılıyor.


Tam da corona döneminde yapılan bu grev, toplumda corona bulaşması riskini arttırıyor. Tam da bu yüzden grevi daha çok hissediyoruz. Corona da bize gösterdi ki otobüs şoförleri toplumda çok önemli bir rol oynuyorlar. Ancak bu önemli ve zor göreve rağmen, ücretleri çok düşük. Norveç’te 2017’den 2018’e ortalama ücret artışı %2,9 iken, otobüs şoförlerinin maaşı sadece %1,2 oranında artmıştı.


Şimdi, biliyoruz ki, insanlar arasındaki gelir farklarının büyük olduğu ülkelerde, ekonomi de iyi gitmez. Çünkü toplumun alım gücü düşük olur ve toplumdaki bireyler arasındaki güven azalır. Dolayısıyla şoförlerin maaş artışının talebini olumlu karşılamak lazım. 


Norveç’te gelir farklarının çok büyük olmama nedenlerinden en önemlisi, toplu ücret sözleşmeleridir. Bu toplu sözleşmeler ve toplu pazarlıklar sırasında bazen grev olması da normaldir. 



Oslo’da ekstra korona önlemleri 


Norveç’te durum sabit bir hal almış gibi görünse de Oslo‘nun durumu endişe uyandırmaya devam ediyor. Osloda daha az kişinin kendini test yaptırdığı görülüyor. Oysa bu konuda duyarlı olmaya devam etmemiz lazım. Ve lütfen Oslo’da tramvay, otobüs ve T-banlarda maske takın!


Oslo’da Eylül ayı içinde 601 yeni vaka görüldü. Bu genel bir artış anlamına geliyor, ancak özellikle St. Hanshaugen, Gamle Oslo, Sagene, Stovner og Østensjø semtlerinde artış görülüyor.


Bir repredüksiyon sayısından söz ediyorduk hatırlarsınız. Bu sayı coronalı bir kişinin kendinden başka kaç kişiye virüsü bulaştırdığını gösteren bir sayı. Bu sayının 1’in altında olması gerekiyor coronayı kontrol altında tutabilmemiz için. Ancak bu sayı, Halk Sağlığı Enstitüsü’nün Çarşamba günü belirttiği üzere, şu an itibari ile 1,26. Yani virüs dağılmaya devam ediyor.


Halk Sağlık Enstütüsü ile Sağlık Bakanlığı, Oslo Belediyesi’nin, alınan önlemleri daha da sıkılaştırmasını istedi. Çünkü şu an Oslo’daki bütün bölgeler kırmızı. Ancak Oslo yerel hükümet başkanı Raymond Johanson, şimdilik yasak koymak yerine, halkın kendi insiyatifi ile önlemlere uymasını istiyor. Örneğin herkesin toplu taşıma araçlarında maske kullanmasını istiyor. 


Şimdilik getirilmeyen ancak Oslo’da hastalığın bulaşması artmaya devam ederse getirilebilecek yasaklar şunlar:


-restoran ve eğlence yerlerinin saat 10:00’da kapatılması

-restoran ve barlarda kontrolün artırılması

-özel toplantılarda 5 kişiden fazla olunmaması (şu an 10 kişi)

-Arajnmanlarda maksimum 50 kişinin bir araya gelmesi 

-lise ve üniversitelerde eğitimle ilgili olmayan aranjmanların yapılmaması

-evden çalışabilecek herkesin evden çalışmasının zorunlu kılınması


Önümüzdeki hafta sonbahar tatili haftası. Paskalya tatilinde olduğu gibi değil bu tatil; isteyenler hytta’larına gidebilecekler ve Norveç’te turist olabilecekler. Umarız bu tatil haftası coronanın yayılmasını olumsuz yönde etkilemez.



Peki ne yapacağız? Birey olarak yapabileceğimiz şey ne?

Birey olarak yapacağımız şey, özellikle çocuklar ve gençlerdeki bulaşıcılığı mümkün olduğu kadar aza indirmek, çünkü korona bunlardan toplumun diğerine, yaşlılara bulaşıyor.


Ellerimizi temiz tutmaya özen göstereceğiz. Ailemizden olmayan, aynı evde yaşamadığımız kişilerle aramızda en az 1 metre olmasına dikkat edeceğiz. Toplu taşıma araçlarında Osloda maske takacaz. Aynı aileden olmadığımız kişilerle özel toplantılarda on kişiden fazla olamayacağız ve son olarak da kendimizde soğuk algınlığı veya başka corona belirtileri görüyorsak, corona testi olacağız. Test sonucu negatif çıksa da, hastalığın belirtileri tamamen geçmeden evimizden çıkmayacağız. Çocuklarımızda da benzer belirtileri görüyorsak, onları da okula yollamayacağız.



Norveç corona ile nasıl mücadele ediyor?

Halk sağlığı enstitüsü, koronanın bulaşmasının izini süren bir ekip oluşturdu. Bu ekibin üç ana ödevi var:


-corona salgının bir anda arttığı belediyelere yardıma koşmak

-birkaç belediyeyi bir anda ve aynı anda etkileyen salgınlarda bu belediyelere destek vermek

-bir belediyeden diğerine taşımacılıkla dağılan salgın vakalarında salgının izini sürmek.


Milli corona ekibi, buna ek olarak belediyelere, alınacak önlemler konusunda yardım ediyor, oluşacak problemlerin çözümüne katkıda bulunuyor. Ekip doktorlar, bilgisayarcılar, istatistikciler ve sağlık sekreterliği eğitimi görmüş olan kişilerden oluşuyor.


Ağustos’tan bugüne kadar bu corona ekibi, tam 52 salgın vakasında belediyelere yardımcı oldu.


Epidemi sırasında bu kadar hayati bir rol oynayan Halk Sağlığı Enstitüsü çalışanlarına tehditler geldiği bildiriliyor. Bu, insanların irrasyonel tepkisi anlamına geliyor. Öte yandan, insanlarda, resmi makamların corona krizini doğru bir şekilde yönetip yönetemediğine dair bir şüphe oluştuğunu da görüyoruz.



Okullar ve yuvalar

Aslında corona vakaları artmasına rağmen, yerel eğitim bakanı İnga Marte Thorkildsen (SV), şu an itibari ile okullarda kırmızı seviyeye geçmek için neden olmadığını söylüyor. Durumu sürekli takip ettiklerini de ekliyor. Corona vakalarının sadece %6 sının yuvalara veya okullara bağlanabildiğini de belirtiyor.



Ekonomik sonuçlar

Oslo Belediyesi olarak gelecek yılın bütçesini açıkladık bu hafta. Bütçe, ne yazık ki corona salgının etkisini taşıyor. Örneğin 2021 yılı için, tam 2 milyar kronu sağlık sektöründe corona ile ilgili giderler için ayırmak durumunda kaldık. Bu giderleri devletin karşılamasını umuyoruz, ancak şu aşamada bu belli olmadığı için bu kadar parayı ayırmak zorundayız. Ancak yine de, kırmızı-yeşil Oslo yerel hükümeti olarak, vatandaşlar arasındaki sosyal farkları azaltmaya yönelik bir bütçe oluşturduğumuzu söyleyebilirim.


Corona krizi toplumda zaten var olan ekonomik farklılıkları eşitsizliği arttırdı. Araştırmalar gösteriyor ki, işten çıkarılan, permite edilenlerin çoğunluğunu düşük gelirliler ve az eğitimliler oluşturuyor. Özellikle kadınlar arasında dükkanlarda çalışanlar, kuaförler ve otel ve restoran branşında çalışan kadınlar. Bunlar permite edildikleri için gelirlerinin yüzde yirmisini kaybetmiş durumdalar; aynı zamanda aldıkları para, gelecek seneki tatil paralarına temel oluşturmuyor. Yani önümüzdeki sene yaz izni almak istediklerinde, maaşları bunu karşılamıycak. Bu da eşitsizliğe katkıda bulunuyor.


Devletten talebimiz, işsiz kalanlara iş alanları yaratılması, permite edilenlerin tüm maaşlarının karşılanması ve otobüs şöförleri gibi toplumda düşük ücretle çalışanların maaşlarının, adil bir seviyeye getirilmesi.


Oslo’da yirmili yaşlarda bir şahsın,  Ekokrim tarafından araştırılarak, şirketlere verilen corona desteğini kötüye kullanmak suçundan dört hafta gözaltına alındığını belirtmeden de geçmeyelim.


Diğer haberler:

Koronaya karşı köpekler

Finlandiya’daki Helsinki Üniversitesi Veteriner Enstütüsü nde köpekler, corona bulaşmış kişileri tespit etmek üzere eğitilmişler. Helsinki havaalanında yolculara soruyorlarmış köpek tarafından corona testi yapılmayı isteyip istemedikleri. Çok kişi de olur diyormuş. 


Köpekler virüsü koklayamıyorlarmış ancak virus bulaşmış bir kişinin hücrelerindeki değişimi koklayabiliyorlarmış. Bu da tükürük, ter veya gözyaşı içinde oluyormuş. Yolculara steril bir kompres veriliyormuş, Onlar da boyunlarına, boğazlarına ve bileklerine sarıyorlarmış bu kompresi. Kompres hemen köpeklere koklatılıyormuş. Bu işlem sadece 1 dakika sürüyormuş. 


Bu Corona salgınının ne kadar süreceğini bilmiyoruz. Bu tip eğitilmiş köpekler hem havaalanlarında hem de büyük arajmanlar da çok işe yarayabilirler.


İtalya’dan bir corona aşk hikayesi

Romeo ve Jülyet, bildiğiniz gibi, Shakespeare‘in Verona‘da geçen bir oyununun baş karakterleri. Verona, corona günlerinde yeni bir aşka şahit olmuş. Tıpkı Romeo ve Jülyet gibi. Bu yeni hikayenin kahramanlarının adı ise Paula ve Michelle. 


Doğduklarından beri aynı yerde yaşamalarına rağmen hiç karşılaşmamış olan bu iki kişi, corona sırasında balkonlardan şarkı söylerken tanışmışlar. Sokağa çıkma yasağı yüzünden uzun süre görüşememişler. Brbirlerine teks mesajı yazarak anlaşmışlar. En sonunda Mişel apartmanın en üst katının dışına, üzerinde Paula yazan bir afiş asınca, çiftin öyküsü tüm İtalya’ya, hatta tüm dünyaya yayılmış.


Brezilya’da her Şubat yapılan karnaval, ne yazık ki ertelenmiş. Danimarka’da dün, şimdiye kadar kaydedilen en çok sayıda yeni vakaya raslanmış: bir günde tam 678 kişi!


Amerika Birleşik Devletleri‘nin en meşhur kültür kurumlarından biri olan Metropolitan operası da hala kapalı. Operanın açılışı Eylül 2021’e ertelendi.


Aşı

Çin, yılbaşından önce tam 610 milyon doz corona aşısı üretecekmiş. Gelecek yıl ise kapasiteyi 1 milyar doza arttıracaklarmış. Şu an itibari ile Çin’de insanlar üzerinde 11 tane aşı deneniyor.


Programımızı olumlu bir haberle bitirelim. Marsilya hastanelerinin birinde profesor ve müdür olan Fransız mikrobiyolog Didier Rault’a göre, Corona daha az tehlikeli olmaya başlamış. Bu profesor, Fransa’da vaka sayısı artarken, ölen sayısının ilk dalgadakinden daha az olmasını da buna bağlıyormuş.




Kaynaklar:

-21-27 Eylül. Aftenposten gazetesi

-25 Eylül. abc Nyheter

-www.fhi.no

- www.oslokommune.no 


1 kommentar:

  1. Livet er virkelig NÅD, jeg er Daan Sophia for tiden i California USA. Jeg vil gjerne dele erfaringene mine med dere om hvordan jeg fikk et lån på $ 185 000,00 USD for å fjerne bankutkastet mitt og starte en ny virksomhet. Det hele startet da jeg mistet hjemmet mitt og eiendelene på grunn av bankutkastet jeg tok for å motregne noen regninger og noen personlige behov. Jeg ble så desperat og begynte å søke etter midler på alle måter. Heldigvis for meg hørte jeg en kollega av meg snakke om dette selskapet, jeg ble interessert selv om jeg var redd for å bli lurt, jeg ble tvunget av min situasjon og hadde ikke noe annet valg enn å søke råd fra vennen min angående dette selskapet og fikk deres kontaktnummer, å få kontakt med dem virkelig gjorde meg skeptisk på grunn av min tidligere erfaring med online långivere, lite visste jeg om dette selskapet "PROGRESSIVE LOAN INC. var en gudfrykt for meg og min familie og hele internettverdenen, dette selskapet har vært til stor hjelp for meg og noen av kollegaene mine og i dag er en stolt eier av godt organisert virksomhet og ansvar blir håndtert alt takket være Josef Lewis fra (progressiveloan@gmail.com) .. Så hvis du virkelig har behov for en lån enten for å utvide eller starte din egen virksomhet eller i noen form for økonomiske vanskeligheter, jeg anbefaler deg å gi hr. Josef Lewis fra Progressive lån muligheten til økonomisk løft i livet ditt E-post: progressiveloan@gmail.com ELLER Wha tsApp / Text +13254005559 og ikke bli offer for online svindel i navnet på å få et lån. Takk


    SvarSlett